Orda Bir Köy Var Uzakta !

Orda bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür.

Köşe Yazıları Yayın: 16 Eylül 2024 - Pazartesi - Güncelleme: 16.09.2024 13:00:00
Editör -
Okuma Süresi: 7 dk.
219 okunma
Google News

 

Orda bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür.

O köyün bir de muhtarı var, dillere destan!

Bir güzel, narin kız yaşarmış o köyde; kara gözlü, şirin mi şirin, üstelik köyün ağası sayılan muhtarın da yeğeni!
 
Koskocaman bir aşiret, iktidara yakın, etkili ve de yetkili adamları, tanıdıkları var bürokraside, devlet katında.
Narin’in bir de ablası varmış engelli, merdivenden düşmüş!..
 
Nasıl ve nerede öldüğü bilinmeyen, babasının mezarını bile hatırlayamadığı, uzun yıllar yatağa bağlı yaşamak zorunda kalmış!
 
Köydeki tüm kız çocukları gibi Narin de köy camisindeki kuran kursuna devam ediyormuş!
 
Bu kalabalık aile yapısı içerisinde böyle güzel bakışlı, mahzun gülüşlü bir kız çocuğu; onca amca, dayı, hala, kuzenin arasında en derin yalnızlığı yaşadı, başına gelecekleri hayal bile edemeden.
 
Ve bir gün o kötü adamlar onu yok etmeye karar verdiler.
 
Kıydılar mahzun bakışlı Narin’e daha hayatının başında!
 
Kötü adamlar acımadılar Narin Kıza, kim bilir ne acılar çektirdiler narin küçük bedenine.
Şimdi o cansız bedeninden alınan parçalar onlarca uzman, yüzlerce tıbbi cihaz tarafından incelenip, adalet arayacaklar!
 
Sizin olsun adaletiniz!
 
Narin Kızın ve tüm kız çocuklarının geleceğini, hayallerini, umutlarını yok ettikten sonra!
 
Yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada çok büyük tepkiye karşılanan bu korkunç cinayet öyle sıradan bir vaka değil.
 
Bir ülkede çocuklara, kadınlara verilen değerin, toplumdaki ahlaki çöküşün, çürümenin en tipik örneklerinden biri.
 
Diyarbakır’ın Tavşantepe köyünde yaşandığı için bu olayı güneydoğunun geleneksel sosyal yapısına bağlamaya kalkışmayın sakın.
 
Aynı olayın benzeri daha yeni ülkenin en batısında Tekirdağ’da yaşandı.
 
Daha iki yaşında bir çocuk demiyorum, bebeğe cinsel tacizde bulunuldu.
 
Bu nasıl bir ahlaksızlık, bu nasıl bir insanlık, bu nasıl bir toplum diye sormamız gereken çok özel bir dönemden geçiyoruz.
 
Biz ne zaman bu kadar acımasız hale geldik?
Bizi kimler bu sosyal çürümenin eşiğine getirdi?
Asıl sorulması gereken sorular bunlar olmalı.
 
Tedavisi her geçen gün daha da zorlaşan bir toplumsal travma yaşıyoruz.
 
Neredeyse bir aydır Narin cinayetini konuşuyor, tartışıyoruz.
 
Hepimizde oluşan kanı, bu cinayette üzeri örtülmeye çalışılan bazı gerçekler var ve siyasetin güdümüne girmiş hukuk ve yargı sistemiyle bu olayların çözülmesi pek mümkün görünmüyor.
 
İyi niyetle, fedakarca çabalayarak görev yapan kişileri ayrı tutuyorum ama ülkemizde adalete olan güvenin
 
sıfırlandığı ülkemizde bu zihniyetle ne çocuklarımızı koruyabiliriz ne de kadınlara yönelik şiddeti önleyebilir, vahşi kapitalist sistemin yerli işbirlikçilerinin yağma düzenine engel olabiliriz.
 
Narin’i kimler ve niye öldürdüler diye merak ediyorsunuz.
 
Bu konuda somut bir dolu maddi deliller, bulgular oluşsa da bence Narin’in katilleri tıpkı diğer taciz ve şiddet olaylarında olduğu gibi bu ülkeyi orta çağ karanlığına sürüklemek isteyenlerdir.
 
Onlar; taşımıza, toprağımıza göz koyanlar;
 
Onlar; ormanlarımızı yakanlar, koylarımızı kirleten, kıyılarımızı işgal edenler;
 
Onlar; doğayı ve doğada yaşayan canlıları yok eden, çocuklarımızı açlığa, gençlerimizi işsizliğe mahkum edenlerdir.
Onlar halkın milyonlarca birikimini çalıp, 40 yıl hapis istemiyle yargılandıkları davada 40 gün sonra tahliye olanlara karşın, insanları paylaştıkları bir mesaj, yazdıkları bir haber ya da düşüncelerinden dolayı uydurma gerekçelerle özgürlüklerinden yoksun bırakanlardır.
 
Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim
Akar suyun
Meyve çağında ağacın
Serpilip gelişen hayatın düşmanı…
 
Her şeye rağmen elbet bu ülkeye de, Tavşantepe köyüne de adalet de gelecek, özgürlük de..
 
Yeter ki; umudumuzu yitirmeyelim, mücadeleden vazgeçmeyelim.
 
AYHAN ONGUN (Gazeteci-Yazar) 16.09.2024/BODRUM
Bir 4 kişi görseli olabilir
 
 
 
 
Tüm ifadeler:
11
 
 
 
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.