Peyzaj Alanları Mermerle Kaplanıyor

Turgutreis Atatürk Meydanı’nda peyzaj alanlarının mermerle kaplanması çevrecilerin ve uzmanların tepkisini çekti. Bodrum’un su krizi gerekçe gösterilerek yeşil alanların taşla kaplanması, ekosisteme zarar vereceği endişesiyle eleştiriliyor.

Bodrum’un en önemli noktalarından biri olan Turgutreis Atatürk Meydanı’nda yapılan düzenleme çalışmaları, doğa ve kent estetiği açısından ciddi bir tartışma başlattı. Geçtiğimiz aylarda turizm işletmelerine kiralanan meydanın peyzaj alanlarının, su tasarrufu bahanesiyle mermerle kaplandığı ortaya çıktı. Ancak bu karar, çevreciler ve uzmanlar tarafından doğaya zarar verdiği ve Bodrum’un mimari dokusuyla uyumsuz olduğu gerekçesiyle eleştiriliyor.

“Toprak susuz kalırsa, ekosistem zarar görür"

Bodrum Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Mir Bahattin Demir, suyun toprakla buluşmasını engelleyen bu tür projelerin çevresel zararlarına dikkat çekerek şunları söyledi:

“Yağmurun toprakla buluşmasını engelleyen mermer gibi geçirimsiz yüzeyler, kent ekosistemine büyük zararlar verir. Toprak, yağmur suyunu emerek besin döngüsünü sağlar ve deniz ekosistemine besin taşır. Ancak bu su akışının kesilmesi, kıyı kumullarındaki mikroorganizmaların ve Posidonia çayırlarının yok olması anlamına gelir. Bu durum, deniz ekosistemine ciddi zarar verir.”

Bodrum'u yöneten ve yönetimde söz sahibi olanlara seslenen Demir, "Bu kadar yağmalanan, betonlaşan Bodrum'da, Hazine ve orman arazilerinin rant odaklı anlayışına ses çıkarılmıyor. Bir şey yapılacağı zaman ise bir bilene sormak yerine, yaptım oldu anlayışıyla hareket ediyorlar. Bu tür yeşil alanları yok edip yerine mermer veya beton döşemek, kıyı kumullarını, deniz ekosisteminin temel taşı olan mikroorganizmaları yok edecektir. Su sıkıntısı konusunda yüz binlerce havuzu sorun etmiyorlar, zaten az kalan peyzaj alanlarını da yok ediyorlar. İklim krizinin etkilerini artıracak bu tür uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor" dedi.

Uzmanlara göre, kentlerde su geçirimsiz malzemelerin (beton, mermer, asfalt vb.) yaygın olarak kullanılması, toprağın nem dengesini bozarak kurumasına yol açıyor. Yapılan araştırmalar, geçirimsiz yüzeylerin artmasıyla toprak ekosisteminin fakirleştiğini ve biyolojik çeşitliliğin azaldığını gösteriyor. Özellikle kentsel alanlarda suyun doğal döngüsüne müdahale edilmesi, su kıtlığını daha da artıran bir faktör olarak öne çıkıyor.

Alternatif çözümler var: Doğayla uyumlu peyzaj uygulamaları

Belediyenin mermer kaplamayı su tasarrufu gerekçesiyle yaptığı açıklaması ise yetersiz ve yanlış bir çözüm olarak değerlendiriliyor. Peyzaj mimarları, Bodrum iklimine uygun az su tüketen bitkilerle yeşil alanların korunabileceğini belirtiyor. Lavanta, biberiye, zakkum, adaçayı gibi kuraklığa dayanıklı bitkilerle peyzaj düzenlemeleri yapmanın mümkün olduğu vurgulanırken, bu yöntemlerin hem estetik hem de çevre dostu bir çözüm sunacağı ifade ediliyor.

Ayrıca, bölgede yüzbinlerce litre su tüketen havuzlar ve kontrolsüz yeraltı su kullanımı devam ederken, yeşil alanların sudan tasarruf bahanesiyle yok edilmesi çelişkili bir politika olarak görülüyor.

Mermer, Bodrum'un kimliğine yakışmıyor

Son yıllarda hızla artan betonlaşma, kıyı işgalleri ve doğa tahribatı, Bodrum’un özgün kimliğini tehdit ediyor. Turgutreis’te yaşanan bu olay da, Bodrum’un doğasını koruma konusunda yöneticilerin yanlış adımlar attığını gösteriyor.

Çevreciler ve kent sakinleri, belediyenin daha çevreci ve sürdürülebilir çözümler üretmesi gerektiğini vurguluyor. Bodrum’un su krizine karşı alınacak önlemler arasında, doğayla uyumlu peyzaj uygulamalarına öncelik verilmesi gerektiği ifade ediliyor. 

kaynak: X Bodrum