Zakoğlu Silkelemeye Başladı

Yakın zamanda Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmenliği görevine getirtilen komedyen Metin Zakoğlu, belediye Başkan Vekilinin de bulunduğu basın toplantısında başta Belediye Başkanı Tamer Mandalinci olmak üzere Bodrum’u ve belediyeyi silkelemeye başladı.

Daha kendisine resmi tebligat yapılmadan kendini silkeleyip sosyal medya hesaplarından ayar vermeye başlayan Metin Zakoğlu, yeni tiyatro sezonu hakkında bilgiler vermek üzere bir basın toplantısı düzenledi.
Belediye Başkan Vekili Emel Çakaloğlu ve birim müdürlerinin de bulunduğu toplantıda basın mensuplarına seslenen Zakoğlu şantaj ve tehdit yollu göndermelerle belediye yönetimini eleştirdi ve gerekirse Belediye Başkanını silkeleyebileceğini iddia etti.

İsterseniz önce şu silkelemek sözcüğünün Türkçedeki karşılığına bakalım.
Çırkmak anlamı da içeren silkelemek;” üstünden bulunan şeyleri kaydırmak, düşürmek için bir şeyi üst üste silkmek”
Örneğin ağacı silkelerseniz üzerindeki tüm meyveleri yere dökersiniz, elbise dolabını silkelerseniz tüm kirli çamaşırları ortaya serersiniz.
Peki bir insanı, üstelik bu insan yaşadığımız kenti yöneten kişiyse; nasıl, hangi güçle ve ne amaçla silkelersiniz?
Bodrum bu kibirli, haddini bilmez insanlara mecbur mu?

Metin Zakoğlu’na kim referans oldu, hangi gerekçelerle bu göreve getirildi, birilerinin çıkıp bunu açıklaması gerekir.
Çelişkilerle dolu, üstenci ve küstah bir dil kullanılarak gerçekleşen basın toplantısında hemen yanı başında oturan Belediye Başkan Vekili Emel Çakaloğlu’nun sessiz kalması da anlaşılır gibi değil.
Gelellim Zakoğlu’nun açıklamalarına.

Son dönemlerde moda olduğu şekilde Zakoğlu’da belediyeden maaş almadığını söylüyor.
Şu Bodrum’da ne yüce gönüllü, fedakar insanlar varmış da biz bilmiyormuşuz meğer!
Belediye ve bağlı kuruluşlar kamu görevi gören resmi kurumlardır. Meslek Odaları, Sivil Toplum Kuruluşlarıyla yapılacak gönüllü işbirlikleri olabilir de Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmenliği gibi önemli bir görevde hiç kimse gönüllü olarak, para almadan çalışmaz.

Gerçi Zakoğlu buranın çalışmadığını ve kendisinin burayı çalışan bir kurum haline getireceğini iddia etse de Bodrum kamuoyu biliyor ki geçmişte bir avuç insanın sonsuz fedakarlıkları ve çabalarıyla yoktan var edilmiş bir kurumun başına gelip lök gibi oturdu.

Üstelik de “kör-topal gidiyoruz.” Demiş.
Sanki kafasına silah dayayıp da göreve getirmişler, sanki bize lütufta bulunuyor.
Yeni bir göreve atanan şahıs önce o kurumda çalışan insanlarla bir tanışma toplantısı yapar. “Gelin sizi mülakata tabi tutacağım”, demez.
Daha ilk günden geçmişte görev yapan yönetici ve sanatçıları en ağır şekilde eleştiren, yok sayan ama onların sayesinde bugün varlığını sürdüren bir kurumun başına gelen Zakoğlu, eleştiri sınırlarını da aşan bir tavırla herkese ayar vermeye çalışırken, kendisine hiç hak etmediği misyonlar yüklüyor.

Kuşkusuz Belediye Başkanları da eleştirilir, varsa hataları, eksikleri söylenebilir ama hiç kimse benim de irademi temsil eden bir belediye başkanını silkeleyemez.
Benim belediye başkanına naçizane önerim; tezelden bu kişiye bir oda ayarlayın, sabah akşam orada kendini silkelesin, bakalım neler saçılacak ortaya!

Sanatçı kompleksinin de ötesinde egosantrik tavırlarıyla sözüm ona Bodrum’da farkındalık yaratma iddiasındaki bu kişi eğer belediye başkanını da silkeleme gücünü kendinde görüyorsa ya referansı çok güçlüdür ya da henüz kendisini silkeleyen birine rastlamamış!

Zakoğlu daha da ilginç; eski kadroyu tanımadığını, Bodrum Belediye tiyatrosunun durumunu bilmediğini, yeni atandığını, onları tanımak için “küçük bir odition(mülakat) yapmak istediğini söylüyor.
Özürü kabahatinden büyük derler ya!

Bir tiyatro oyuncusu olarak onları tanımak istiyorsan, sırtını duvara dayayıp para kazanmak yerine gelir oyunlarını izler, onlara destek verirdin.

Geçmişte görev yapanların da odası yoktu ama bunu hiçbir zaman sorun yapmadılar, dekorları bile el birliğiyle çalışarak hazırladılar, konuyu sürekli kamuoyu gündeminde tutarak, geçmiş belediye başkanlarını adeta bıktırırcasına takibe alarak, gecelerini gündüzlerini katıp bu tiyatronun kurulmasını gerçekleştirdiler.

Bodrum halkı tarafından beğeniyle izlenen oyunlar sergilediler, turnelere, festivallere katıldılar, ödüller aldılar.

Kuşkusuz onların da hataları, eksikleri olmuştur, onlar da şikayetlerini uluorta değil, uygun bir dille yetkililere bildirdiler, eleştirilerini yaptılar ama onlar hiçbir zaman belediye başkanını silkelemeye kalkmadılar.

Bu hakaret yalnızca Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’ye yapılmamıştır.

Metin Zakoğlu’nun tüm Bodrum halkına bir özür borcu vardır.

Sayın Başkan’ın da bu tür kendini bilmezlere fırsat vermemesi gerekir.

Kuşkusuz “Sanat yaşatır”.Ama gerçek sanatçılar yaparsa…

AYHAN ONGUN(Gazeteci-Yazar) 20.09.2024/BODRUM