Demirli İşgale, Bodrumlu Tepkisi
Bodrum yarımadası koylarının bu yıl ki; en önemli sorunu olan motor yat, mega yat işgallerine karşı tüm denizcilerin ve halkın tepkisi hayli artmıştı.

Bodrum yarımadası koylarının bu yıl ki; en önemli sorunu olan motor yat, mega yat işgallerine karşı tüm denizcilerin ve halkın tepkisi hayli artmıştı.
Bu tepkiyi dikkate alan Bodrum Yurttaş İnisiyatifi işgalin en yoğun olduğu bölgelerden Cennet Koyu’nda eylem yaptı. Koya siren sesleri eşliğinde, tekne giren eylemciler adına konuşan Ayhan Karahan koyda aylardır demirli vaziyette bulunan yatlara hitaben: “Sizler buradaki Cennet Koyu’muzda misafirimiz değilsiniz. Maalesef işgalcisiniz. Buraya milyon, milyon euroluk yüzer rezidanslarınızla gelip, bu cenneti aylarca işgal etmeniz bizler açısından kabul edilebilir bir durum değildir. Bu sezon burada tek kanoyla girebileceğimiz bir alan, geçiş bırakmadınız. Şu anda %90’ınız gittiniz. %10’unuz kaldı. Buna karşın şu anki durum dahi bizler açısından sorunlu bir manzaraya denk düşüyor. Bunu yanlış anlamayınız. Eğer önümüzdeki sezonda bu şekilde gelirseniz sizleri bu sezon olduğu gibi sakin ve sessiz karşılamayacağız. Bu Cennet Koy ve diğer cennet koylarımız kimsenin babasının çiftliği değildir. Burada kimse deniz üzerinde rezidans hukuksuz bir şekilde rezidans yaşamı sürdüremez. Yasalar, mevzuat, yönetmelik de sizin rezidansınız önünde pas pas değildir” dedi.
Bodrum Koylarında İşgalci Virüs.
Karahan basın açıklamasında ise; “Özellikle son yıllarda yarımadamız da ve yarımadamız dışındaki koylarda işgalci bir virüs türedi. Bu virüs kanserojen ve müdahale edilmedikçe de metastaz karakter taşıyor. Bu kanserojen hale gelmiş virüsün taşıyıcısı denizcilik kültür ve görgüsünden de nasipsiz motor yatlardır, mega yatlardır. Bunlar koylarımıza geliyorlar ve aylarca kalıyorlar. Bunların koylarımızda işgal niteliği taşıyan varlıkları ekmeğini denizden yiyen denizcilerimizi derinden mağdur ediyor. O kadar ki; ekmeklerinden ediyor. Ticari teknelerimiz demirleyecek koylardan mahrum bırakılıyorlar. Günlük gezi teknelerimiz misafirlerimize hiçbir koya girmeden-demirlemeden, sürekli seyir halinde mi hizmet verecekler? 3-5 görgüsüz sermayedarın abartılı ve vahşi iştahı için, denizciliğimizi feda edecek halimiz yok. Açık yasa ihlalleri var. Burada ki bu demirlemenin, bağlamanın Liman Mevzuatı'nda yeri olmadığı gibi ağır hukuki yaptırımları var.
Karahan: “Deniz Ortasında, Gözler Önünde Suç işleniyor.”
Daha ötesi 3091 sayılı Kanun'un 15. Maddesinde; “Bir alana tecavüzün, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz veya umumun menfaatine ait yerlerde olması durumunda mütecavizin altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı” öngörülmüştür. Türk Ceza Kannunu Madde 181-1 der ki; “İlgili kanunlarla belirlenen teknik usullere aykırı olarak ve çevreye zarar verecek şekilde, atık veya artıkları toprağa, suya veya havaya kasten veren kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Türk Ceza Kanunu, Madde 179-1; “Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşımının güven içinde akışını etkileyerek, müdahale ederek, başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye neden olan kişiye bir yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilir.” Saysam, saysam sabaha kadar burada kalmamız yetersiz kalır. Burada bütün ihlaller var. Bir tek bu ihlalleri önleyecek, gereğinde savcılığa bildirecek kurum yok. Bodrum Liman Başkanlığı yok. Devam edelim; Kirlilikte limana kayıtlı teknelerin atıkları denetlenebiliyor. Ne kadar zamanda, ne kadar atığı alınmış? Hepsi kayıt altında. Peki aylardır burada demirli, bağlı ultra lüks yatların ki??? Atıkları nereye boşaltılıyor? Deniz ortasında, gözler önünde suç işleniyor” dedi.
“Bodrumlu Denizcinin Kardeşi Var.”
Hepsini geçelim arkadaşlar. Bu ülke insanının bu koydan yararlanmak için, böylesi ultra lüks bir motor yata mı sahip olması gerekiyor? Bu en temelde yaşama hakkı, insan hakkı meselesidir. Doğanın da hakkı var. Bu ultra lüks yatların sahipleri… Bey efendiler, hanım efendiler paranın saltanatının verdiği öz güvenle Bodrum'u, koylarımızı babanızın çiftliği sanmayınız. Buradaki deniz kestanesinin kardeşi var. Tek dikenine dokundurmayız. Yosunun kardeşi var. Tek salınışına dokundurmayız. Deniz yıldızının kardeşi var. Tek koluna dokundurmayız. Balığın kardeşi var. tek puluna dokundurmayız. Bodrumlu denizcinin kardeşi var. Ekmeğin dokundurmayız” görüşlerine yer verdi.
Cennet Koyu’ndan Yat Kaçışı.
Basın açıklamasının ardından tekneden denize atlayan Bodrum Yurttaş İnisiyatifi Sözcüsü Karahan karaya vurmuş atıklardan atıklardan onlarca halatı boynuna dolayarak ve torbalar dolusu plastik atığı da eline alarak geldikleri teknelerden birisine yüzdü. Atıkları tekneye çıkardığındaysa doğal olarak trajik görüntüler oluştu. Koyda tatile gelmiş yurttaşlardan eylemcilere alkışlarla yoğun destek geldi. Eylem boyunca sık sık; “Bodrum’da İşgalci İstemiyoruz” sloganı atıldı. Eylemdeki en dikkat çekici gelişmelerden birisi aylardır koyda bulunan çok sayıda lüks yatın bölgeden kaçarcasına ayrılması oldu. Bazı yatlarda koyu terk ederken tekne isimlerini brandalarla kapattılar. Koydan demir alan yatlardan bir yurttaş; “Kimse bize burada uzun süre kalamayacağımızı söylemedi. Bize bir uyarıda bulunmadı. Bize suçlu muamelesi yapılmasını kabul etmiyorum. Haziran başında geldiğimiz bu güzel koydan böyle ayrılmayı istemezdik” dedi.





